Black Friday nedir? Türkiye’de nasıl başladı ve neden hala popüler?
- Simge Mertoglu
- 50 minutes ago
- 3 min read

Kasım ayı yaklaşırken internet bir anda hareketleniyor. Markalar “efsane”, “süper”, “beklenen” diye duyurular yapıyor. Her yerde kampanyalar, geri sayımlar, sepette indirimler…Evet, o dönem: Black Friday. Ama bu “kara cuma” hikayesi nereden çıktı, Türkiye’ye nasıl geldi, neden adı değişti, gerçekten bu kadar büyüdü mü? Gel birlikte bakalım.
Black Friday tam olarak nedir?
Black Friday, Amerika’da Şükran Günü’nden sonraki cuma günü yapılan büyük indirim kampanyalarının adı. Yani yıl sonuna doğru markaların stoklarını eritmek, tüketicilerin de uygun fiyata alışveriş yapmak için beklediği o meşhur gün. İlk duyulduğunda kulağa biraz karanlık geliyor değil mi? Aslında ismin hikayesi de biraz öyle.
1950’lerde Philadelphia polisi, Şükran Günü’nden sonraki cuma günü şehirde oluşan trafik kaosunu “Black Friday” olarak adlandırıyor. Sokaklar kalabalık, mağazalar tıklım tıklım, herkes alışverişte.
Ama işin ilginç kısmı şu: Zamanla markalar “kara” ifadesini yeniden yorumluyor. Muhasebede “siyah” rakam kârı temsil ederken “kırmızı” zarar anlamına geliyor. Yani markalar diyor ki, “Bu gün bizim kâra geçtiğimiz gün.” İşte o andan itibaren Black Friday artık kutlanacak bir şeye dönüşüyor.
Türkiye’de Black Friday nasıl başladı?
Türkiye’ye Black Friday konsepti 2015 civarında girdi, ama asıl yükselişi 2017’de yaşandı. E-ticaret siteleri bu fırsatı hemen fark etti.
Hepsiburada “Efsane Cuma” dedi, Trendyol “Süper İndirim Günleri” başlattı, Amazon Türkiye kendi kampanyasını yaptı.
İlk yıllarda tüketici temkinliydi. Ama sonra herkesin ağzında aynı cümle dolaşmaya başladı: “Kasımda alırım, indirim bekliyorum.” Ve gerçekten beklemeye değdi. 2024 verilerine göre sadece Trendyol, bir günde 1,5 milyonun üzerinde sipariş aldı. Kısacası, Türkiye’de Black Friday artık sadece bir gün değil, bir alışveriş haftası haline geldi.
Peki neden artık “Black” demiyoruz?
Aslında sebebi oldukça basit: “Kara” kelimesi Türkçe’de negatif çağrışımlar yapıyor. Bazı insanlar bu ismi rahatsız edici bulunca markalar farklı bir yol izledi. “Efsane Cuma”, “Muhteşem Cuma”, “Beklenen Hafta” gibi yeni isimler doğdu.
Bu isimler sadece daha yumuşak değil, aynı zamanda daha yerli, daha pozitif. Artık markalar tüketiciyle kültürel olarak daha uyumlu bir dil kullanıyor. Sonuçta amaç sadece satış yapmak değil, iyi bir his bırakmak.
Bu dönemde en çok ne satılıyor?
Black Friday dendi mi akla ilk gelen kategori belli: elektronik. Telefon, televizyon, kulaklık, bilgisayar… Ama tablo son yıllarda biraz değişti. Artık giyim, kozmetik, ev eşyası, mutfak ürünleri ve hatta dijital servisler de çok satıyor.
Örneğin 2024 verilerine göre en çok satanlar:
📱 Akıllı telefonlar
👗 Kadın giyim ürünleri
📺 Ev elektroniği
🧴 Parfüm ve cilt bakım ürünleri
Bu dönemde sadece indirim değil, bir alışveriş ritüeli yaşanıyor. Herkesin kendi “favori listesi” hazır oluyor. Ve birçoğumuz alışverişi planlıyoruz, çünkü biliyoruz ki Kasım’da fırsat kaçmaz.
Satış hacimleri: rakamlar ne diyor?
Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de Black Friday haftasında e-ticaret hacmi son 5 yılda %220 arttı. 2024’te toplam hacim 65 milyar TL’ye ulaştı.
Satışların %85’i internet üzerinden yapılıyor, bunun da %70’i mobil cihazlardan. Yani sen, ben, hepimiz elimizde telefonla alışveriş yapıyoruz. Markalar da bunu biliyor; o yüzden Kasım kampanyaları artık tamamen dijital odaklı planlanıyor.

Black Friday’in geleceği
Son yıllarda dünya genelinde yeni bir bilinç yükseliyor. Aşırı tüketim, çevresel etkiler, sürdürülebilirlik gibi konular artık daha fazla konuşuluyor. Bazı markalar bu dönemde “daha az al, daha bilinçli al” mesajı veriyor. Türkiye’de de bu farkındalık artıyor. Artık sadece fiyat değil, değer konuşuluyor. Ve bu da Black Friday’in geleceğini şekillendirecek gibi görünüyor.
Sonuç: Bir günlük kampanya değil, bir alışkanlık
Black Friday aslında sadece bir indirim günü değil. Markalar için büyük bir fırsat, tüketiciler içinse planlı alışverişin zamanı. Türkiye’de adı değişse de, anlamı aynı kaldı: yılın en hareketli alışveriş dönemi.
Ama belki de en önemlisi şu: Bu dönemi gerçekten kazançlı geçirmek istiyorsan, neye ihtiyacın olduğunu bilmen gerekiyor. Çünkü akıllı harcama, sadece ucuza almak değil; doğru şeye, doğru zamanda yatırım yapmak demek. 💡